Dijital medyaya para, akıl ya da sadece zaman ayıran sen, ben ve diğerleri için bir düşünme aparatı hazırladım. Her bir maddenin üstünde ağır ağır düşünelim birlikte.
Son zamanlarda haddinden fazla dijital içerik tüketiyoruz. İçerik tüketimimiz artıyor ama bir içeriğe ayırdığımız süre azalıyor. Diğer yandan internette her şey ücretsiz olsun istiyoruz. Peki, bu işin sonu nereye varacak? İçerik ekosisteminin geleceğini biraz olsun okuyabilmek adına üretenler, tüketenler ve hepimizin şu başlıklarla kendimizi sorgulamamız gerek.
Üretenlere:
1. Herkes ücretsiz içerik üretiyor. Anlamsız bir ilgi çekme savaşının içindeyiz. Peki, ticari model?
2. Reklamdan başka, içeriği gelire dönüştürecek güçlü bir ticarî model bulamadık. Garip ama içerik üretmenin maliyeti, üretilen içerikten kazanılan paradan çok daha az. Bu “ücretsiz içerik” modeli sürdürülebilir mi?
3. Etkili ve rahatsız etmeyen reklam formatlarına ihtiyaç var. RTB gibi hırçın reklam pazarlarında, işe yaramayan, pahalı gösterimler almayın/satmayın.
4. Abonelik modelleri kullanıcıyı korkutuyor. Sunduğumuz servisin kalitesiyle, aboneleri her ay tekrar memnun etmeliyiz. Yoksa daimi toplantı konumuz; “Churn” (Müşteri kaybı).
5. Dijital içerik üretimini kolaylaştıran, yeni içerik formatları yaratabilen, dağıtabilen her türlü ürün/servis geleceğin yıldızı. B2C yerine B2B‘ye bakmak gerek.
6. İçeriğin içinde deneyim yaşatan modeller kazandıracak. Oyun konsollarıyla gelen heyecan, duygusal bağlılık, bilinçaltı kodlamaları ve satın alma kolaylığının farkında olmak gerek. VR bu dünyanın efendisi olacak.
Tüketenlere:
7. İnternetteki her şey ücretsiz olsun istiyoruz. Ücretsizini arıyoruz. Aslında ücretsiz diye bir şey yok, bedelini farklı şekillerde ödüyoruz.
8. İçeriği bölen reklamlardan nefret ediyoruz. Reklamı engelleyen ad-blocker benzeri programlar kullanmaya başladık rahat etmek için. İçeriğini sevdiğimiz insanlar para kazanamıyor.
9. Her boşta kaldığımızda ya da kendimizi kötü hissettiğimizde elimize aldığımız şey telefon. Açıp baktığımız uygulama ve siteler de içimizdeki boşluk duygusunu büyütmek için tasarlanıyorlar.
10. Artık her 5 evli çiftten 1’i internette tanışıyor. Diğer taraftan, mahkeme tutanaklarında her 5 boşanmanın 1’inin nedeni internet olarak geçiyor. İlişkilerimizi de dijital içerikleri tükettiğimiz kadar hızlı tüketiyoruz.
11. Sosyal medyada “like” kovalama, arkada açık duran televizyondan kavga gürültü… Az uyaranla yaşayamaz hale geldik. Günlük hayat bize fazla sıradan Oturduğumuz yerden, ekranlar içinde hayatımıza renk katacak bir şeylerin umudundayız.
Hepimize:
12. Haddinden fazla dijital içerik tüketiyoruz. İçerik tüketimi artıyor ama bir içeriğe ayrılan süre, dikkat, odak giderek azalıyor. Herkes kısa, eğlenceli içeriği tıkladığı için birçok boş zaman öldürgeci platform ürüyor. Kısa içeriğe gelen ve anında giden ziyaretçi, hiç kimse için ticari bir değer taşımadığı için bu platformlar eriyip gidiyor.
13. Değerli, kaliteli ve kalıcı içerik yaratmalıyız. Kaliteli içeriğe para ödemeye alışmalıyız ki, artsın (Bkz: Kurzgesagt Patreon).
14. Üniversitelerin iletişim fakültelerinde dünün analog medyası ve pazarlaması anlatılıyor. Mezun olanlar, sektörün hızına hazır değil. Bugünün teknoloji temelli, herkesin içerik üreticisi olduğu dijital dünyasına farklı eğitim metotları gerekiyor.
15. Her şeyin bedava olması, bu nesli hiçbir şeyin değerini bilmez hale getiriyor. “Bedava” hiçbir değeri olmayan bir nesil üretiyor. “Bedava” profesyonelleri azaltıyor, amatörleri çoğaltıyor.
0 yorum