Garip ve zor bir dönemden geçiyoruz. 82 doğumluyum. Daha önce hiç bu çapta bir şey yaşamadım. Küresel olarak ortak bir endişeyi paylaşıyoruz şu an, dünya üzerindeki her bir insan ile birlikte. Bu çok acayip bir his. Size de öyle gelmiyor mu?
Tüm dünyayı, sokakta, evde, işte olan, yaşlı, genç, çocuk istisnasız tüm insanların hayat akışını etkileyen, kısıtlayan başka bir dönem yaşamış mıydınız?
Yalnızca canlar alan salgından bahsetmiyorum. Onun iteklemesi nedeniyle alışmak zorunda kalacağımız yeni (dijital) iş yapış şekilleri, yeni endişeler ve yeni ekonomik zorluklar da beraberinde geliyor.
Dünya çapında köklü değişikliklerin geldiği çok net görülüyor. Salgının giderek arttığı bu dönemde yakın fiziksel işgücü olmadan çalışamayan, satamayan, üretemeyen firmaların ve daha kötüsü koca koca sektörlerin geleceği tehlikeye girdi.
Öte yandan, paradan para kazanabilme dönemi de bitti. Borsalar başta olmak üzere, küçük büyük tüm yatırımcılar nakit paraya dönüyor. Tahmin edilenin aksine altın, diğer değerli madenler ve dijital altın sayılan Bitcoin bile düşüşte.
İnsanlar büyük bir çöküntünün geleceği inancıyla, en kötüsüne hazırlanıyorlar. Her türlü yatırımı kesip, parayı ellerinde tutmayı tercih ediyor. Çünkü tüm dünya gelecek kötü günler için savunmaya geçti. Evinde, kendi kalesinde saklanarak geçirmeye başladı zamanını.
Dünya daha dijital bir yaşam şekline geçmeye hazırlanıyor. Zaten dijitalleşiyorduk evet ama artık bu önümüzde bir zorunluluk olarak gelince her şeyi sindirmeden dijitalleştirmeye başlayacağız. Birçok şeyi uzaktan halledebilmenin yollarını önce öğrenmemiz, sonra alışmamız sonra da mükemmelleşmemiz gerekiyor. Daha az yakınlık, daha çok ekran…
Sosyal yapının temel taşları değişecek belli ki. Bir türbülansın içine doğru sürükleniyor gibiyiz. Kendimizi hazırlamamız gerekiyor. Bu fırtınanın bizi alıp uçuracağı o anı korkuyla beklemek yerine, güçlenmek için çaba harcamaya bugünden başlamak gerekiyor.
- Şu an çalıştığımız iş yeri 6 ay sonra her şey bittiğinde var olmayabilir ya da işten çıkarılmış olabilirim (Bkz: 21.Yüzyıl için 21 Ders)
- Şu anki işim yerinde kalsa bile, kazandığım para değersizleştiği için alım gücüm sıfıra yaklaşabilir (Bkz: Tony Robbins – Para)
- Zamanını başka birinin işi için satmanın çok değersiz olduğunu keşfedip, kendi iş fikrini hayata geçirmek isteyebilirsin (Bkz: The Startup Owner’s Manual)
- Artık hep evde kalmak ve uzaktan çalışmak zorunda kalabiliriz (Bkz: Basecamp & Remote)
- Ya da uzaktan çalışmayı tercih eder hale gelebiliriz (Bkz: Tim Ferriss – The 4-Hour Workweek)
- Elektriğin, ekranların ya da suyun olmadığı bir dönem bizi bekliyor olabilir (Bkz: Youtube/Primitive Technology)
- Evde herhangi bir şey bozulduğunda tamir edecek bir usta çağıramayacak ilginç bir dünyada yaşıyor olabiliriz. (Bkz: Family Handyman)
- Dünya çapında herhangi bir nedenle “çalışmak” ya da “iş” gibi kavramlar bizim gibi sıradan insanlar için yok olabilir ve elimizde yalnızca insan ilişkilerimiz kalır. (Bkz: Mastery of Love)
Bu ve buna benzer olasılıklara karşı hazırlanmak için çok vaktimiz var şimdi. Yeni ve daha iyi bir hayata hazırlanmaya başlayabiliriz. Televizyondaki ya da sosyal medyadaki salgın ile ilgili yeni haberleri, tartışmaları, korkutucu yalanları takip etmektense, kendimizin ve sevdiklerimizin geleceğini düşünmeye başlamak en iyi olacak sanırım.
Bu gibi dönemlerde yapabileceğimiz en iyi şey, kendimize yeni yetenekler katmak, yeni fikirleri olgunlaştırmak, daha önce “bir ara yaparım” dediğimiz tüm o faydalı okumaları, öğrenmeleri ve araştırmaları yapmak olmalı.
Özetle; yumruğu yememek ve hatta güçlü bir yumruğa hazırlanabilmek için gardımızı alalım.
Umarım hepimiz, bu zor zamanları atlatmak için gereken gücü, sabrı ve aklı kendimizde bulabiliriz. Tüm bunların sonunda ailemiz, dostlarımız ve tüm sevdiklerimizle olan ilişkilerimiz çok daha iyi bir seviyede olur.
Kendinize ve sevdiklerinize iyi bakın.
0 yorum